Gezmek iyidir, öğretir

Bir yıldır epeyce gezdim. Seyahat dilemişim gibi birilerinden, neredeyse koltuk yüzü görmeden gezdim. Hem gördüklerimi, düşündüklerimi, hem yediklerimi yazayım. Bunlara çoğunlukla başkalarının resimleri eşlik edecek, çünkü seyahatlerin bir yerinde benden akıllı olan telefonumdaki resimlerin tümünü seçip "taşı" diyeceğime "sil" dedim. Her şey için çok geçti evet.

Çok gezenin ayakları ağrır. Yolda da çok şey öğrenir. Bir kısım atalarımıza göre çok okuyan da çok bilir, ama pratiğe dökülmemiş ve test edilmemiş bilgi, Plato'nun mağaradaki gölgeleri gibidir. 

Bana gelince, nereye gitsem diye düşünsem ilk seçenek olarak aklıma gelmeyecek bir sürü yere gittim. Oralara ve oralılara dair çok şey öğrendim. Yol arkadaşlarıma dair, kendime dair, ve planlamasından oteldeki yastık kılıfına kadar seyahat etmek işine dair.

Kısa kes...

Nerelerden bahsedeceğimi anlatayım. Alfabetik olsun. Hatta listeye daha önceki yazılardaki gezentilikleri de ekleyeyim tam olsun.

Buralarda:
Antalya ve Muğla
Aydın-Kuşadası
Adana merkez
Çanakkale merkez
Elazığ-Harput
Erzincan-Kemaliye
Eskişehir merkez
İzmir merkez, Seferihisar ve Selçuk
Karabük - Safranbolu
Kars merkez
Malatya merkez ve Battalgazi
Mardin merkez
Şanlıurfa merkez ve Karaköprü
Trabzon merkez

Uzaklarda:
ABD - Las Vegas, Houston, Dallas, Fort Worth, Los Angeles, New Orleans, New York
Almanya - Düsseldorf, Köln, Müritz
Avustralya - Sydney, Melbourne
Avusturya - Grosses Walsertal
Birleşik Krallık - Londra, York, Manchester
Çin Halk Cumhuriyeti - Şanghay, Pekin, Qingdao, Xi'an, Hong Kong
Fransa - Alpes-de-haute-Provence, Paris
Hindistan - Bangalore
Hollanda - Amsterdam, Venlo
İtalya - Puglio, Alberobello
Kanada - Toronto, Niagara

Yazdıkça başlıklara link ekleyeyim, hep birlikte takip edelim, ne kadar tembellik edip yazmayı tavsatacağım bakalım.

Yorumlar