Kaptan'ın Kış Tenceresi, hayatın kısalığı, keyfin uzunluğu üzerine

Türkçe'yi ifade açısından epey esnek ve açıklayıcı bulurum. Bazı kelimelerin ise benzerleri içinde, doğru yerde kullanıldığında ifadeyi kuvvetlendirdiğini düşünürüm. Hayat ve Yaşam mesela. Hayat, bence hayatta kaldığımız süredir. Yaşam ise o süreyi nasıl kullandığımız, neler yaptığımız, kimlerle zaman geçirdiğimiz, keyiflerimiz, seçimlerimizle ilgilidir.

Seneca, hayatın kısalığı, ve yaşam içinde zamanı nasıl kullandığımızla çok ilgilenmiş. Zaman boşa harcanmazsa, hayat doğru yaşanır demiş. Ama boşa harcanan zaman ne demektir? Doğru yaşam diye bir tek şey olabilir mi ki, tek bir doğru mümkün değilken? 

Epikürcüler için yaşamın amacı haz, Stoacılar için mutluluktur. Seneca, mutluluğa erişmenin ana unsurlarından birinin erdemli bir yaşam olduğunu savunur. Diğer insanlara karşı görev ve sorumlulukların üstlenilmesi bir yük değil, bir erdemdir ve ruhu dinginleştirmeye katkıda bulunur. Dingin bir ruh, iyi ve mutlu bir insan olmanın temellerindendir. İnsanın kusurlarına hoşgörü ile yaklaşmak, zorlukları ise enseyi karartmadan ılımlılık ve sükunetle ele almak aklı dingin tutmaya yardım eder. Epikür'ün Seneca'ya katkısı, kendi içine çekilmekle, yaşamdan alınan keyfi dengelemektir. İnsan birbirini zenginleştirir - insan ancak kendiyle başbaşa kalınca kendini mutlu edenleri özler. Bu zenginliğe erişmek için de yalnız kalmak ve sizi zenginleştirenlerle olmak bir dengeye oturtulmalıdır. Yaşam, bu şekilde de anlam kazanır. 

Bu kısmı Schopenauer ile bitireyim. Zamanın dayatmacı ve buyurgan oluşu, nefes alma imkanı vermeyişi gibi dertlerin yaşamakla ilgisi olmadığını söyler. Hiçbir zorlukla karşılaşmayan, bir çabası ya da anlam arayışı olmayanın da gerçekliği yaşamadığını. Ona göre yaşamın anlamı, sadece gerçekten yaşayanlara ait ve bu sayede de son derece öznel bir bilgidir. Çaba, yaşama anlam katar.

Benim için anlam son derece sade, erişilebilir, doğrudan. Ama kendimce bulduğum bu anlama ulaşmak birkaç onyıl aldı. Sonunda yaşamıma kondurduğum anlam, mutluluğum ve aldığım keyiften ibaret; yaşamın değerinin de yastığa başımı rahat koymak kadar olduğuna inanıyorum. Ayaklarım sağlam bassın, gözlerim de denizde olursa, al sana anlam, keyif, mutluluk. Mutluluğa, keyfe ve rahat uykulara erişmek de huzurdan geçiyor. Huzurla yediğim, bana iyi hissettiren bir yemek, bütün günümü anlamlı kılabiliyor. Bu sefer Kaptan'dan, huzurumun, mutluluğumun ve keyfimin tamamlayıcısından, bu çirkin kışın sıcak sofralarını güzelleştiren bir tarif vereceğim.

Evdeki malzemelerle, keyfimize sorarak yaptığımız bu tencere yemeği, bir tür yahni aslında. Hem de en alasından comfort food. Evde olduğumuzu hissettiren, sohbeti uzatan, ruhumu besleyen türden bir yemek. 

Malzemeler:

Evde olan malzemeye göre, kırmızı ya da beyaz et kullanabilir, evde hangi sebzeler varsa onlardan ekleyebilirsiniz. Çok da özgür bir tarif :)

2 tavuk göğüs, küplenecek

1 kırmızı soğan, piyazlık (ya da, varsa arpacık soğan, 10-12 tane)

1 kapya biber, 1 patates, 1 havuç, küplenmiş

Göz kararı bezelye (başka bakliyat koyacaksanız, önceden ıslatılmış kaynatılmış süzülmüş olacak. Ön pişirilmiş paketlilerden koyacaksanız, baştan koymayın ezilir, son 15 dakikasında süzüp eklersiniz)

Azıcık zeytinyağı, karabiber, kekik, çok istiyorsanız tuz

Yapılışı:

Soğanları az zeytinyağında biraz öldürüp, küplediğimiz etleri, ilave edeceğiz. Et syunu salınca, karabiber-kekik, suyunu çekene kadar bekleyeceğiz. Arada karıştırın tabii. 

Küplediğimiz sebzeleri ekleyip, üzerine 1 bardak ılık su ekleyip kapağını kapatacağız. Düdüklüde yapacaksanız yarım saat sonra düdüğünü kaldırın. Tencerede yapıyorsanız, suyunu epeyce çeksin, 40 dakika sonra bir bakın bakalım, suyu homojen mi, etler pişmiş mi. Bu aşamada çok lazımsa tuzunu da atarsınız. Güveçte yapıyorsanız yarım saat sonra bir bakın, toprak kap suyun kontrolünü etkiliyor. Afiyetler :)

Yancı:

Bu yemeğin en iyi yancısı güzel bir sohbet, günün nasıl geçti ile başlayın mesela. 

Ses:

Akif İslamzade

Yıldız Günlüğü:

Gündemde yine taşıdığı haber değeri tartışılır, plastik ve iç karartıcı işler var. Şarkıcıların evinin önünde protestolar, kur, faiz, enflasyon, hilafet isteyenler. Ankara karlı, İstanbul karla karışık yağmurlu, Antalya bulutlu. Bu soğukta en tertemizi iyi bir kış yemeği, sıcak bir çay ve güzel bir sohbet. Gündemin saçmalığı ve havanın çirkinliği ancak böyle telafi edilir. Ayrıca bugün babamın doğum günü, tanıdığım en renkli, en eğlenceli, en dikkati dağınık, en dost canlısı insanı, iyi ki doğmuş. Babamız başkası olsa işte o zaman yaşam sıkıcı  olurdu.

Yorumlar